banner163

26.11.2021, 14:14

Allah kimseyi gördüğünden geri koymasın...

Allah CC kimseyi gördüğünden aşağısı ile sınamasın diye dua ederdi eskiler…

Bugün bu duanın anlamını daha iyi idrak edebiliyorum…

Benim çocukluk ve ilk gençlik yıllarımda hayat bana ve arkadaşlarıma çok da zor gelmezdi…

Sobalı bir apartman dairesinde otururduk…

Evde kışları sadece oturma odasında bir soba yanardı ve biz kardeşlerim ile bütün zamanımızı orada geçirirdik…

O zamanlar her evde bir de misafir odası olur, ikinci soba orada bulunurdu…

Orası da sadece misafir geldiği günler kullanılırdı…

Okul servisi diye bir kavram yoktu…

Çok uzakta olanlar belediye otobüsü ya da dolmuşla gelir, diğerlerimiz yürürdük.

Okulda öğleyi çoğumuz bir simit, bir gazoz ile geçiştirirdik…

Gelecekle ilgili kaygılar o zaman da hepimizde vardı…

Herkes gelecekte işi garanti olacak üniversite bölümlerini kazanmayı hayal ederdi…

Elektrikler şehirde 24 saat kesintisiz yoktu…

Günlük planlı standart elektrik kesintileri olurdu…

Keza içme suları da öyle kesintisiz devamlı akmazdı…

Herkes evinde leğenler ile, kovalar ile su depolamak zorunda kalırdı…

Öyle her an istediğin zaman banyo yapmak lüksümüz yoktu…

Haftada bir gün (ki pazar günü) evlerde banyo yakılırdı. Yani banyolardaki termosifon, yani katı yakıtlı su ısıtıcısı…Anneler bütün gün haftanın çamaşırını yıkar, gün sonunda da ev ahalisi banyo yapardı…

Tüpgaz zaman zaman yoka düşer, kuyruklar olurdu…

Bazı temel ürünleri her zaman temin etmek mümkün olmazdı…

Çay, sigara, şeker gibi ürünler tekel tarafından piyasaya kısıtlı sunulurdu…

Ama tüm bu anlattıklarımız bizim yaşamımızın doğal süreçleri idi…

Elbette daha iyisini hayal ederdik…

Ama daha iyisini görmediğimiz için de bu durumlar bizim rahatlıkla uyum sağladığımız, pek de şikayet etmediğimiz şeyler idi…

Babam kendi çocukluk ve öğrencilik yıllarını anlatırdı…

Ortaokul olmadığı için başka bir ilçeye okumaya gittiğini…

Orada kerpiç bir evde, tek eşya bir yer yatağı ve yorgan olan evde kaldıklarını…

Hava kararınca hiç ışık olmadığı için ancak gün ışığı varken ders çalıştıklarını…

Karanlık çökünce yatmak zorunda olduklarını…

Lise için şehire gidip yatılı okuduğunu…

Pansiyonda yüzlerce çocuğun tek ve büyük bir koğuşta kaldığını…

Babam bunları anlattıkça masal gibi gelirdi…

Ve, o günkü halimiz ile kıyas bile yapamazdım…

Biz yoksul değildik çok şükür…

Yazları ilçeye gittiğimizde yoksulluk nedir orada görürdüm…

Tarlalardan harman yerine giden yollarda dökülen buğday başaklarını toplayıp, bütün bir sene onlar ile beslenen, günübirlik işler ile ancak karnını doyuran insanlar vardı…

Bu insanlar için şehir ekmeğinin içine sanayağı koyup yemek hayal edebildikleri en son lüks idi…

Ama…

Annemin rahmetli  babaannesi…

Koca Nenem…
O 19. Yüzyıldan kalma idi…

En büyük küfürü “moskof gavuru” idi…

O’nun çocukluğundan kalma en büyük travmalar ise Rus harbinden kalan anılar idi…

Onun yokluk ile ilgili anlattıklarını anlamlandırmak benim adıma nerdeyse imkansız idi…

Anlattıklarını hayal etmek isterdim çocuk aklımla ama olmazdı…

Bunlardan uzun uzun bahsediyorum ki…

Bugün…

Son dönemlerdeki çalkantılı ekonomik tablo ile mutsuz olan, kaygı seviyesi yükselen insanları anlayabildiğimi söylemek için…

Yurdum insanının çoğu çocuklarına yokluk göstermemek adına müthiş çaba sarfeder, etmiştir…

Zengin ve güçlü bir devlet olma adına bu ülke defalarca huruç hareketinde bulundu…

Ama her seferinde bunu en acımasız şekillerde engellediler…

İrfanı yüksek olan halk hep doğru insanlara destek verdi…

Lakin Menderes ve ekibini astılar, zindana attılar…

Demirel’i darbeler ile yıldırıp diz çöktürdüler, kendi saflarına çektiler…

Özal’a en ağır ve rezil muhalefeti yaptılar…

Ama son yirmi yılda daha dirayetli ve dirençli bir lider var…

Erdoğan…

20 yıl önce bir çok kuşak ona destek verdi ve sahip çıktı…

Ve…

Son 20 yılda da yine en az dört kuşak arkasında dağ gibi durdu…

Kültürel, sosyal ve siyasal hafıza siz farkında olmasanız da nesiller boyu devam eder…

20 yıldır başka iktidar görmeyen pek çok kuşak da her ne kadar son on yıldaki gelişmelerden kaygı duysa da…

Alternatif olması gereken CHP 20 yılda yüzde 25'i, 26 yapamadı…

Azılı Erdoğan muhalifleri bile bilinçaltında Erdoğan ‘ın kaptanlığına güvendikleri için rahatlar…

Bugün yaşanan süreçlerin, dünyada yeni bir düzenin ve yeniden Büyük Türkiye ‘nin doğum sancıları olduğunun farkında Anadolu irfanı…

Yorumlar (0)

Gelişmelerden Haberdar Olun

@