02.10.2021, 18:25

ESOGÜ ve Anadolu Üniversitesi Rektörlerinden bir açıklama bekliyorum!

Pandemi ile mücadele kapsamında Avusturya gibi faşist yöntemlere doğrudan başvurmuyoruz.

Küçük çocukları polis, asker aracılığıyla ailelerinden alıp zorla aşılanmalarını sağlamıyoruz…

Anayasadır diyoruz, dolaylı yoldan caydırma politikaları izliyoruz.

Ama gına da gelmedi değil.

Binlerce mesaj alıyorum; aşı olmadığı için işten çıkartılan insanların serzenişlerini dinliyorum. 

Binlerce öğrenciden mesaj alıyorum; aşı olmadığı için üniversiteye alınmamalarının burukluğunu yaşayan öğrencileri dinliyorum.

Her şeyi geçip mantık arayışı içerisine girdim.

Anayasa 17,42 gibi maddeleri de bir köşeye bıraktım, akıl, mantık arıyorum, izanlı insanların, rütbelilerin varlığını arıyorum.

Üniversitelerin kimi “aşı olmayan” öğrenciyi okula dahil almama kararı aldı.

Kimi üniversiteler “PCR şartı” koştu.

Bu konularda geri adım atmayacağını net şekilde belirten üniversitelerin çoğu geri adım attı.

PCR şartını bile kaldırdılar.

Neden?

Öğrenciler susmadı, haykırdı, anayasal haklarını bilinçli bir şekilde kullanma yoluna girdi.

Kararlarını geri çeken rektörler de belki kendilerinin üstünden gelen emirleri bir şekilde uygulama mecburiyetindeydiler.

Onları da anlıyorum.

Sonuçta bürokrasi!

ESOGÜ ve Anadolu Üniversitesi’nden ise bir şey göremedim.

Buradan canım memleketimin harika üniversitelerinin güzel idarecilerine seslenmek istiyorum.

Bu ses benim değil, Anadolu Üniversitesi’nde, Osmangazi Üniversitesi’nde okuyan arkadaşlarımın sesi.

Yaklaşık, 400-500 tane mesaj aldım…

PCR şartını ne zaman kaldıracaksınız?

PCR’ın mantıklı ve izanlı bir açıklaması var ise elbette bunu insanlara, yine anayasa 17. maddeyi görmezden gelerek tabii tutun. 

Fakat ben üreticisinin bile “hastalıkta teşhis konulamaz” dediği PCR testlerinin neden hâlâ dayatıldığını anlamakta güçlük çekiyorum.

Tamam bunu da geçiyorum…

Neden sadece aşı olmayan öğrencilere bu testi tabii tutuyoruz?

Aşı olmayanlar tehdit çünkü, öyle mi?

Kim diyor peki bunu?

Hangi bilimsel çalışma, veri aşı olmayanların tehdit olarak kabul edildiğini belirtiyor?

“Verimliliği ve yan etkileri hakkında bir bilgi yoktur uyarısı bulunan bir aşı, bulaşıyı ve bulaştırmayı kesinlikle önlemediği” ifade edilen bir aşı; neden sadece aşı olmayanlar PCR testi yaptırmak zorunda?

Aşı olanların virüsü hafif atlattığını sıkça duyuyoruz.

Tamam öyle de olsun.

Bakın aşı olan virüse yakalanıyor, hafif atlattığı için belki de farkında olmadan birçok kişiye virüsü de bulaştırıyor.

Şimdi geleyim en can alıcı soruya…

Aşı olduğu için virüse yakalanıp hafif atlatan birisi ve hatta virüse yakalandığının farkında bile olmayan birisi, aşı olmadığı için sürekli PCR testi ile sağlıklı olduğunu tescilletmek zorunda olan kişiyi riske atmıyor mu?

Şimdi siz söyleyin bana Sayın Rektörlerim, bu PCR zorlamasının mantıklı yanı nerededir? 

İlla Eskişehir’deki bu güzel üniversitelerde de PCR zorunluluğunun kalkması için, İstanbul Üniversitesi, İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi, Yalova Üniversitesi, Sakarya Üniversitesi, Fatih Sultan Mehmet Üniversitesi, Afyon Kocatepe Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi, Kırklareli Üniversitesi, Düzce Üniversitesi, Yeditepe Üniversitesi, Bingöl Üniversitesi, Necmettin Erbakan Üniversitesi ve Kocaeli Üniversitesi öğrencilerinin yaptığı gibi protestoların mı yapılması gerekiyor?

Taşkınlığın mı çıkması gerekiyor? 

Yorumlar (0)

Gelişmelerden Haberdar Olun

@