Odun değiliz!

Seviyorum Abi yıllarca sokaklarda “Seviyoruuuum” diye duygularını haykırdı. Bir iç dünyanın dışa vurumu. Yaşama veda ettiğini öğrendiğimde masumiyeti geldi gözlerimin önüne. Bir haykırış bu kadar masum olabilirdi. Ve bundandır ki herkes de çok severdi. “Seviyoruuuum”.

Şimdi Seviyorum Abi’nin sokaklarda “Odun değiliiiiiiz” diye haykırdığını düşünün. Nerede şimdi o masumiyet, içe dokunan samimiyet? Hepsi gitti. Söylenen sözün doğruluğu ancak söyleniş biçimiyle birleştiğinde bir anlam ifade eder, karşı tarafa ulaşır. Yapılmak istenen şey Odunpazarı adından yola çıkarak bir benzetimle sıcaklık yakalamak ve mesaj vermekti anlaşılan. Ama söz ile bir gülümseme eşliğinde yapabileceğiniz nezaket gösterisini kötü hazırlanmış bir duvar afişi ile kaba bir mizaha dönüştürdünüz. Ve insanlar yorumlarında afişe harcanan paranın hesabını soracak kadar uzak buldular bu mesajı kendilerine. 

Kazım Kurt Başkan avukat ve atladı diyelim -ki bu mazeret değil- hiç mi bu işlerden anlayan bir adam yok belediyede. Anladığını iddia edenler varsa da şimdiye kadar kapı dışarı edilmiş olmalı. Edilmediyse de yapacak bir şey yok. Geçmiş ola. 
“Odun değiliiiiiiiizzzzz”
“Seviyoruuuuuuumm”.

***

Zor sorular

Nasıl oluyor da bu kadar bombalanan Ukrayna şehirlerinde hala internet çalışıyor ve telefon ile iletişim sağlanabiliyor? Gazetecilerin kullandığını varsaydığım direkt uydu ile veri alış-verişi yapabilen telefonları kastetmiyorum. Metrolardaki insanların ellerindeki cep telefonlarından söz ediyorum.

Neden şehirleri savunmak için hazırlık yapan Ukraynalıları görüyoruz da cephede savaşan Ukraynalı askerleri göremiyoruz. Halbuki Rus askerlerine ait görüntüler var.

Masada anlaşma sağlanmazsa korkarım Kiev kısa sürede düşecek ve Polonya sınırlarına dayanan bir Rus ordusu göreceğiz. Polonya’nın diğer tarafında da Almanya. Bak sen şu işe. II. Dünya Savaşı’nda da aynı yer ve aynı aktörler. Tarih tekerrürden mi ibaret?

Ukrayna devlet başkanı gerçekten şehir savaşlarının yaşanacağını ve kazanabileceklerini mi düşünüyor? Savaş öncesine kadar sırtını NATO’ya yaslayıp efelenirken bunların olabileceğini göremedi. Sivil insanların yaşamlarını yitirmesini hangi aklı başında insan isteyebilir? Siyaset bunun için var. İnsanların yaşamlarını tehlikeye atmaksızın siyaset yapabilecek alan yaratmak ve zemin bulmak. Savaş başladıktan sonra haki renkli kıyafetlerle poz vermek iyi siyasetçilerin değil ucuz kahramanların işidir. 

Ukrayna ile Rusya’nın arasında barış masasını kurabilecek en güvenilir ülke Türkiye’dir. Her iki ülke ile olan ilişkilerini göz önüne alırsak olması gereken bu. Sayın Cumhurbaşkanı’nın girişimleri bu anlamda doğrudur. 

İran ile arasını düzeltmeye çalışan batı dünyası arayış içinde. İran’ın tavrı çok önemli elbette. Girişimleri kabul eder ve Avrupa’ya Türkiye üzerinden gaz satışını arttırırsa -ki o kadar kolay değil- Rusya ile ilişkileri büyük yara alır. 

Olan Ukrayna halkına oluyor. Evini, topraklarını, geçmişini ardında bırakıp bir gece karanlığında şehrini terk etmek çocuklarınla. Çok zor. Allah kimseye yaşatmasın.