Baraj kalksın Milli Bakiye Sistemi gelsin
Bundan bir süre önce PP (Pazarlık Partileri) diye bir yazı kaleme almıştık. Orada mealen yeni kurulan ve kurulacak partilerin barajı aşmalarının mümkün olamayacağını ve lokomotif partilerle pazarlık yaparak kendilerine bir takım avantajlar sağlamak için uğraş vereceklerini yazmıştık.
Söylediklerimizden, yazdıklarımızdan fazlası zuhur etti ve daha önce esamesi okunmayan partiler şimdi pazarlık masalarının gözdeleri oldular, kıymete bindiler.
Yine bir süre önce seçim yasasında değişiklik yapılarak baraj düşürülerek yüzde 7'ye çekildi.
Bu durumda yapılan istatistiklerin ön görüsüne göre 4,5 partinin (AKP, CHP, İYİ PARTİ, HDP ve barajı geçmesi şüpheli addedilen MHP) barajı geçmesi tahmin ediliyor. Halbuki pazarlık masalarında zikredilen parti sayısı oldukça fazla.
İki bloğa ayrılan partilerin içine serpiştirilecek milletvekili adaylarını meclise taşımak için ittifak adı altında bir formülle yasayı dolanmış olacaklar.
Halbuki bu kadar yasaları zorlayarak parlamentoya girmek yerine barajı tamamen kaldırıp Milli Bakiye Sistemi'ne dönerek her parti aldığı oy oranında milletvekili çıkardığında bir takım yararlar olacağı aşikardır.
En önemlisi seçmenin nerede ise tamamının oyları heba olmadan dikkate alınacaktır.
Partilerin kendi siyasi genleri yara almayacaktır. A partisinin içine B partisinin militanını yerleştirmek gibi bir saçmalık ortadan kaldırılmış olacaktır.
Seçim sonrası ise tek başına iktidar olacak bir sonuç çıkmazsa o zaman partiler koalisyon için pazarlık masasına otururlar.
Bu durumda küçük partilerin katkısının ne olacağı bilinmeden afaki hesaplarla milletvekili dağılımının önüne geçilmiş olacaktır.
Cumhurbaşkanlığı seçimi tek dereceli bir seçim olduğu için bu konuda herhangi bir değişikliğe gerek yoktur. Sadece bazı çevreler Cumhurbaşkanlığı seçiminin TBMM'de olmasını tartışmaya açıyorlarsa da bu konu ayrı bir tartışma konusudur.
