16.04.2024, 14:17

Suç Ayşen Gürcan'da mı Hatipoğlu'nda mı?

Peşinen söyleyeyim, bu yazı, o çok sıkıldığınız 'seçim analizi' yazılarından biri değil. Onları günlerdir okuyorsunuz ve zaten hemen herkesin kendisine göre bir fikri oluştu. Bu yazıda, seçimden sonra AK Parti dolaylarında neler konuşulduğunu, karınca kararınca özetlemek niyetindeyim...

Genel hatlarıyla Eskişehir'deki AK Partililer seçimden sonra üç kişiye kızıyor efendim: Emekliye zam yaptırmayan Mehmet Şimşek (Cumhurbaşkanı Erdoğan da nasibini alıyor, ancak bu isim sadece evlerde konuşuluyor), Eskişehir Milletvekili Prof.Dr. Ayşen Gürcan ve Büyükşehir Belediye Başkan adayı Nebi Hatipoğlu...

Emekliye zam yapılmama mevzusu hakkında artık bilmediğimiz hiçbir şey kalmadı. AK Parti'nin seçmen kitlesini oluşturan iki kesimden biri olan emekliler, iyiden iyiye ders verdi partilerine. Asgari ücret kazananlarda ise net bir şekilde konuşmadan, gidip oy verme durumu hakimdi. Bu konu cepte...

Geriye, tabanın suç bulduğu iki isim kalıyor...

Prof.Dr. Ayşen Gürcan, milletvekili olmadan başladı parti ve tabandaki dizayn işine. Genel seçimden sonra hızlanan bir şekilde neredeyse partiyi yeniden oluşturdu...

İşte bu nedenle kızıyorlar Ayşen Gürcan'a...

"Sanki Eskişehir'de AK Parti hiç yokmuş, sıfırmış gibi davrandı hoca" diyorlar...

***

Ben, ilk günden beri Nebi Hatipoğlu, Özkan Alp ve Hamid Yüzügüllü'nün adaylıklarına karşı çıkan bir kişiydim. Bu isimler kötü aday oldukları için değil. Yeterince oy alamayacakları için de değildi itirazım...

Özkan Alp, Hamid Yüzügüllü ve Kadir Bozkurt'un çok başarılı belediye başkanlıklarına vurgu yapıp, "Bu isimlerin aday olması durumunda, AK Parti, elindeki Sivrihisar, İnönü ve Beylikova ilçelerini kaybeder" diyordum. Nitekim, merkez ilçelere aday olan iki ismin belediyesi de kaybedildi. Tabii ki kaybedilen tek belediye buralar değildi ve bu yüzden tek sebep olarak bunları gösteremeyiz, ancak tablo da ortada...

Sanıyorum bu yazdıklarımdan yola çıkarak söylemiyorlar, ancak emin olun çok kişiden, sanki tek ağızdan çıkmış gibi aynı cümleyi duyuyorum: "Ayşen Gürcan öyle isimleri aday gösterdi ki, AK Parti Eskişehir'de adeta fabrika ayarlarına geri döndü, sıfırı tüketti..."

Bundan bir yıl önce, Nabi Avcı, Harun Karacan, Emine Nur Günay, Burhan Sakallı, Dündar Ünlü, Zihni Çalışkan, Süleyman Reyhan, Murat Özcan, Kadir Bozkurt, Hamid Yüzügüllü, Özkan Alp gibi siyasi aktörlerden hiçbiri bugün yok...

Hâl böyle olunca, milletvekili Ayşen Gürcan'ın müthiş bir siyasi strateji ile Eskişehir'de bugüne kadar emek ve vakit harcayan hiç kimseyi bırakmadığı, partiyi adeta fabrika ayarlarına döndürüp eski hiçbir ismin yeni dönemde konuşamamasını sağladığı dile getiriliyor.

Hatta Nebi Hatipoğlu gibi AK Partililiği hiç kimse tarafından kabul edilmeyen bir ismi aday yaparak kendisini de 'seçimden sonra konuşamaz' hale getirdiği de söylenenler arasında...

Peki bu yorumlar haklı mı?

Hiç sanmıyorum. Nedeni ise çok basit...

Yukarıda ismini saydığım isimlerin bazılarının Eskişehir'de, bazılarının da genel olarak siyasi hayatı bitti ya da bu isimler kenara çekilmeyi istedi ve fakat bazı isimlerin bundan sonra da söz söylemeye hakları ve niyetleri olduğunu biliyorum.

İşte tam da bu yüzden Ayşen Gürcan'ın böyle bir stratejiye sahip olduğunu düşünenlerden değilim, böyle bir stratejisi olsa da başarılı olup olmadığını görmek için henüz vakit olduğunu düşünüyorum...

***

Nebi Hatipoğlu'na sinirlenenler ise ne kampanyadan bahsediyor ne de adaylığının doğru ya da yanlış olmasını konuşuyor...

Ben, Nebi Hatipoğlu'nun AK Parti'ye katıldıktan hemen sonra aday olmasını doğru bulmamıştım. Nedeni ise çok açık. Bu seçimde AK Parti seçmeninde bir kırılma yaşanabileceğini hisseden bir kişi olarak, karşı mahalleden oy alınması planlanıyorsa bunun için doğru adresin Celalettin Kesikbaş olduğunu söyledim. Diğer yandan, Kesikbaş'ın da net olarak doğru isim olmadığını söylerken, karşı mahalleden en çok oyu, kendisiyle alabileceğimizi öngörüyordum ve fakat 'yüksek istihdama sahip, kamuoyunda sevilen, genç bir işadamı' tanımı içinde yer alan Metin Güler, Nebi Hatipoğlu, Celalettin Kesikbaş ve Nadir Küpeli isimleri içinden 'AK Parti tabanında oy kaybını en aza indirecek ismin' ise Nadir Küpeli olduğunu herkes gibi ben de görüyordum...

Beri yandan Eskişehir'deki AK Parti tabanı, Nebi Hatipoğlu'na başka bir sebeple kızıyor genel olarak: AK Parti tabanını umursamadı, seçimden sonra hemen yurt dışına gitti, bayramlaşmaya bile gelmedi, alan çalışmasındaki sinirli tavrı hepimizin elini zayıfladı ve en acısı bir türlü AK Parti'yi anlamadı...

Ben de "AK Parti'yi anlamayan, AK Partili olmanın ne olduğunu bilmeyen bir tek Nebi Hatipoğlu mu var" diyor ve eleştiri sahiplerinin hemen hepsinin, aday belirleme sürecinde kapı kapı dolaşıp Nebi Hatipoğlu'nun aday yapılması için kulis yaptığını, yetmez, neredeyse Ankara'ya otobüs kaldırdığını hatırlatmak istiyorum...

Nebi Hatipoğlu başarılı bir kampanya yürüttü bence. Ekibi iyiydi ve ilk günden beri 'seçimi kazanamasak da bütün Türkiye'ye Nebi Hatipoğlu'nu tanıtmış olalım' taktiğini iyi uyguladı.

Şimdi hemen herkes "Nebi Hatipoğlu hırslı ve sinirli bir kişidir. Seçim sürecinde kendisine açık açık karşı çıkan ya da destek vermeyen kim varsa onlarla hesaplaşacaktır" diyor...

Ben, ihtimal vermiyorum...

Nebi Hatipoğlu'nu bunları yapıp yapmayacak kadar tanımıyorum, ihtimal vermediğim nokta, Hatipoğlu'nun parti tabanı ile ilgili alacağı aksiyonların boşa çıkacağı yönünde. Hatipoğlu, kimi, kime şikayet edecek?

Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hiçbir şey söyleyemez, Eskişehir'in bundan sonra partideki neredeyse tek belirleyicisi olan Ayşen Gürcan'a da tek kelâm edemez...

AK Parti seçmenine dönüp "Siz bana partinin tavan ya da tabanı nedeniyle oy vermediniz" demesinin de bir karşılığı yok...

Diyeceğim şu ki...

Bundan sonraki 1 yıl içinde Eskişehir'de, AK Parti semalarında bir tek kişinin ismi geçecek: Prof.Dr. Ayşen Gürcan...

Herkes ona gidecek, herkes onunla beraber hareket edecek, herkes onun dizaynlarında yer almak isteyecek...

Ve fakat Ayşen Gürcan'ın bugüne kadar çok iyi ve etkili kullandığı iddia edilen, "Eskişehir'de partiyi bitirmiş beceriksizler" şikayeti elinde olmayacak. Bundan sonra yaşanacak güzelliklerin de beterliklerin de adresi Ayşen hoca olacak...

Eskişehir AK Parti'de bundan böyle her yol Ayşen Gürcan hocaya çıkacak...

Yorumlar (0)

Gelişmelerden Haberdar Olun

@